Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Ahmet SEZGİN


ŞAİR-YAZAR HİLMİ YAVUZ TERME’DE

ŞAİR-YAZAR HİLMİ YAVUZ TERME’DE


Türk edebiyatının yaşayan en önemli şair ve yazarlarından; aynı zamanda düşünür, eğitimci ve televizyoncu Hilmi Yavuz 1946-1949 yılları arasında Terme'de yaşar.

Babasının 1946-1949 yılları arasında Terme’ye kaymakam olarak görevlendirilmesi dolayısıyla Hilmi Yavuz’un belleğinde Terme, çok önemli bir yer etmiştir: “1946 yılı Ağustos’unun sonunda, o ortasından Yeşilırmak’ın kollarından birinin attığı, iki geçeli ve dünya şiirini Terme’deydik (…).Terme, Samsun’un bir ilçesi. Babam Yahya Hikmet Yavuz’un 1946 yılı ilkyazında kaymakam olarak atandığı ilçe. Bu tarihten 1949 ilkyazına kadar, üç yıl kaldık Terme’de. İlkokul beşinci sınıfı orada okudum, ilkokulu orada bitirdim. Terme’de kaymakam evi olmadığından, biz daha Terme’ye gelmeden uygun, kiralık bir ev bulunmuştu: Rüştü Beyin evi!”

Hilmi Yavuz, sünnetini Terme’de olur. İlk bisikletine Terme’de sahip olur. İlkokulun beşinci sınıfını Terme Merkez İlkokulu’nda 1947 yılında tamamlar.

Hilmi Yavuz, Terme’deyken müzmin okuma hastalığına yakalanır: “Okumaya karşı büyük ve doyurulmaz iştahımın neredeyse bir histeriye dönüştüğü yıllar! İstanbul’dan Terme’ye gelirken küçük bir sandık dolusu kitabım vardı. Onları kaç kez okumuştum, kim bilir! Neredeyse tümü polisiye romanlardı. Ama Terme’de, ilkokulumun kitaplığında ve Halkevi kitaplığında keşfettiklerim, gerçekten uçurmuştu beni: Hâmid’in Tarık Bin Ziyad’ı gibi ‘hazineler içinde’ydim! Kaymakamın oğlu olma ayrıcalığını kullanarak okul kitaplığından her gün en az üç kitap alıyor, eve giderken yolda okumaya koyuluyor, kasabayı ortasından bölen Terme çayının üzerindeki köprüyü dalgın dalgın ve elinde kitap, okuyarak geçiyordum. Evimiz ile okul, birbirine göre, ‘öte geçe’deydiler, yani, karşı tarafta! Okul ve Hükümet Konağı Samsun-Çarşamba tarafında, ev ise Ünye-Ordu tarafındaydı… Aliye Abu’ların (‘Abu’, Samsun dolaylarında ‘Abla’ demektir) evinde, ders çalışmak ve kitap okumak dışında başka uğraşlarım da vardı: Futbol, en başta elbette…” (Hilmi Yavuz; “Bir Bellek Mekânı: Terme”, İnsanlar, Mekânlar, Yolculuklar, Boyut Yayıncılık, İstanbul, 2001, s.79, 80, 81, 82)

1947-1949 yılları arasında Terme'de ortaokul olmadığı için iki yıl Çarşamba Ortaokulu’nda okuyan, ilk olarak orada yazmaya başlayan Hilmi Yavuz; ilk yıl her gün Terme-Çarşamba arası gidiş geliş yaparken çok büyük sıkıntılar çeker. İkinci eğitim-öğretim yılında annesiyle Çarşamba’da kalarak kurtulur. Hafta sonları genellikle Terme’ye gelirler.

Not 1: 2012 yılında kendisini 65 yıl önce 3 yıl yaşadığı Terme’ye davet ettiğimde Şair-Yazar Hilmi Yavuz, beni çok şaşırtan ve çok duygulandıran şu cevabı vermiştir: “Terme, eminim çok değişti. Ben hafızamda kalan Terme'yi seviyorum. Davetiniz beni çok bahtiyar kıldı; ama gelemem. O çocukluk yıllarının Terme'sinin büyüsü bozulmasın istiyorum çünkü...”

Not 2: Hilmi Yavuz’un yukarıda bahsettiği, oturdukları evin sahibi Rüştü Bey’in soyadı, Dilmen’dir. Hilmi Yavuz’ların üç yıl oturdukları bu iki katlı ahşap ev, yıkılmıştır. Buradaki sokağın adı da Dilmen’dir.

Not 3: Hilmi Yavuz'un 5.sınıfı okuduğu Terme Merkez İlkokuludur. Şu anki Terme Cumhuriyet ve 15 Temmuz Milli İrade Meydanı’nda, eski saat kulesinin yerindeymiş bu okul o zamanlar.