SAMSUN MÜZESİ

 Yapım aşaması uzun yıllar alan Samsun Müzesi 13 Mart'ta bizzat Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla açıldı. Bir ay boyunca ziyaretlere ücretsiz olacağı duyuruldu.
Bu dönemi değerlendirelim dedik ve 11/H sınıfıyla müzeyi ziyaret etmeye karar verdik.
Müze, okulumuza yürüme yarım saatlik mesafede. Trafiğin sakin olduğu iç yoldan yayan rahatlıkla gidilebiliyor.
Bu işlere duyarlı birisi olarak müzenin serencamından, açılacağından az buçuk haberdardım. Müzenin yapım aşaması neredeyse on yıl sürdü. Anayolun hemen kenarında bulunan binanın dış görünüşü çok heybetli ve ilginç. Karadeniz dalgalarından esinlenerek tasarlanmış. Anlayacağınız binanın kendisi de başlı başına bir müze. Bu yönüyle 16. Milli Mimarlık Sergisi ve Ödülleri Programında proje dalında ödüle layık görülmüş. Şehrin merkezi sayılabilecek bir yerde 15 bin metrekarelik bir alana konuşlandırılmış. Bizim köy tabiriyle 15 dönüm arazi demek.
İçesinde, arkeolojik,  Etnografik eserlerin sergilendiği salonları, geçici sergi salonları, kütüphanesi, çocuk müzesi, laboratuvar, idari ve ticari birimler ile  depolar ve kafeterya yer alıyor. Bu haliyle Karadeniz'in en büyük müzesi ünvanını taşıyor.
Sergilenen eser sayısı 7 bin 165 adetmiş.
Şöyle bir baktığımızda müzede Amisos Antik Kenti buluntuları ve Amisos mozaiyi, Bronz Atlet Heykeli, Helenistik çağa ait takılar, Klasik, Helenistik, Roma, Doğu Roma, Selçuklu ve Osmanlı döneminden eser grupları ile gerçekten görülmeye değer bir koleksiyon, tecrübe edilmesi gereken bir kültür ve tarih yolculuğu sunuyor.
Müzenin etnografya bölümü ise Selçuklu dönemi mezar taşlarını, Osmanlı dönemine ait kervansaray, han ve medrese modellerini, mutfak, hamam ve giyim-kuşam kültürünü, takı ve sanatını; Milli Mücadele Dönemini içeren koleksiyonlarıyla Türk kültür ve medeniyetine önemli bir kapı açmaktadır.
Müzeyi bir ay içerisinde 50 binden fazla kişi ziyaret etmiş. Yoğun bir talep olduğu basında yazılıp çiziliyor. Buranın ilimiz için yeni ve önemli bir cazibe merkezi olacağına inanıyorum.
Binanın etrafında boş alan diyebileceğimiz oldukça geniş yerler var. Bir kısmı otopark yapılmış. Şimdilik park sorunu yok gibi gözüküyor. İleride  olacağı muhakkak. 
Müze, iki önemli yol arasında bulunuyor. Limanla arasında bir yol var. Şehir içinden ve şehir dışından gelenler için her şey düşünülmüş.
Şehrimizde büyüklü küçüklü birçok müze var. Daha önce Samsun Kent Müzesini birkaç kez ziyaret etmiştim. O, bunun yanında devede kulak mesabesinde kalır.
Bir defa müzenin ismini çok beğendim. Samsun Müzesi. O kadar. Bazen uzun uzun isim veriyorlar. Uzun isimler kafa karıştırıyor, hem söylemesi zor hem de akılda kalmıyor. Kim düşünmüş ve uygulamaya koymuşsa teşekkür ediyorum.
Müzeyi rehber olmadan kendi başımıza gezdik. Bizi ok işaretleri yönlendirdi. Çok büyük olduğundan kafamız karıştı ve adeta koca binanın içinde kaybolduk. Bundan sonraki süreçte ziyaretçilere rehber tayin ederlerse iyi olur diye düşünüyorum.
Müzenin içerisinde çocukluğuma ait, şimdilerde olmayan, birçok şey var.  Öğrenciler '' bu ne hocam'' deyince çocukluğuma ait birçok şeyin artık müzelik olduğunu görmek beni hüzünlendirdi. Demek ki hayat çok hızlı değişiyor.
Bir yerde telefon direğine tırmanan iki postacının balmumu heykelleri vardı.  Tıpkı canlı gibi duruyorlardı. Öğrenciler '' bu ne hocam'' diye sordular. Daha yakın zamana kadar köylerde bile ağaçtan telefon direkleri vardı. Görevliler demirden dişli ayaklıklarıyla direklere kedi gibi tırmanır ve hizmet üretirlerdi. Teknoloji, cep telefonu, bilgisayar tüm bunları kısa zamanda müzelik hale getirmiş. Hayat çok hızlı değişiyor demem ondan.
Müzenin kütüphanesini çok beğendim. Üç katlı ve her tarafı açık. Çok güzel ve modern bir tarzda düzenlenmiş. Oturup ders çalışabilir, kitap okuyabilir, ödev yapabilir hatta doktora tezi bile hazırlayabilirsiniz. Öğrencilerin bazıları bundan böyle ders çalışmak için burayı mesken tutacaklarını ifade ettiler.
Oturup bir çay, bir kahve, bir meşrubat içemedik, bir tost yiyemedik. Çünkü kafeterya henüz faaliyete geçmemiş. İlerleyen zamanlarda açılacağını söylediler. Konferans salonunu göremedik. Zannediyorum henüz bitmemiş.
Burası sadece bir müze değil, adeta bir yaşam merkezi. Gün boyu, saatlerce faydalı zaman geçirmek mümkün olacak.
Bir ayda 50 bin kişi ziyaret ettiğine göre yılda 600 bin ziyaretçi eder. Şehrin tanıtımı ve hareketliliği açısından oldukça önemli bir rakam. Tarih bilincinin gelişmesine, Samsun'un tanıtımına, turizmin canlanmasına önemli katkıları olacağı muhakkak.
Hayırlı olsun diyor, tüm emeği geçenleri tebrik ediyorum.
Samsun Müzesi ziyaretçilerini bekliyor. Çıkın çıkın gelin. Memnun kalacağınızı garanti edebilirim.