Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Ahmet SEZGİN


ŞEHRİN RUHU, BİZ VE AMAZONLAR


Bir yeri, şehir yapan, onun ruhudur.Bir kentten ortak değerleri, hatıraları, alışkanlıkları, ortak mekan-ları; sanat, kültür ve gönül adamlarıyla milli kahra-manları çıkarıp attığınızda taş yığınından başka bir şey kalmaz orada. O zaman da orada bir ?şehir ruhu?ndan da bahsedilemez ortak kimlikten de.

Bir şehri yenilerken, geliştirirken hem estetik kurallara hem de o şehrin ruhuna, manevi dokusuna, otantik yapısına dikkat etmek gerek. Sibel Eraslan´ın ifade ettiği gibi: ?Güzellik, tek başına estetik bir mevzu değildir. Veya İslam estetiği dediğimizde güzellik, aynı zamanda sorumluluk, vicdan ve hukuk anlamlarına da gelir.?

İlçemiz Terme gerek tarihi, siyasi sebeplerle gerekse sosyo-ekonomik ve iklime bağlı sebeplerle çok fazla tarihi, kültürel eserlere; meşhur manevi, ilmî, siyasî, edebi şahsiyetlere sahip değildir. Dolaysıyla ilçemizde Pazar Camii gibi üç beş eser dışında bilinen eski (Osmanlı dönemine ait) cami, kilise, medrese, kervansaray, köprü, çeşme, kale, han, hamam gibi önemli mimarî eserlerden günümüze taşınan da pek yoktur. Cüneyd-i Bağdadi diye meşhur olan Kubatoğlu Cüneyt Bey, Ziya Behlül Bey, Debreli Hasan, Hacı Kuzu dışında çok bilinen çok eski bir zat da yoktur.

Böyle olunca Terme´de ?şehrin ruhu?nu neler oluşturacaktır? Fındığı, pirinci, kavağı, pidesi, mısırı, pancarı, limonatası mı? Bunlar, ekonomik hatta turistik değerdir ama şehrin ruhunu oluşturamaz.O zaman da bazı efsanelerle ve tarihi kaynaklarda buralarda yaşadığına dair ifadelerin geçtiği savaşçı, erkek düşmanı ve bizim kültürümüze çok aykırı Amazon kadınlarının ruhundan ?Terme´nin tanıtımı, turizme açılması? için imdat dilenilmeye başlandı. Elbette amaç ?turistik kazanç? idi ama yol, yöntem, kültürel bakış hem yanlış hem de çok eksik olunca toplumda huzursuzluk, kısır çekişmeler başgösterdi.

Geçen yıllarda şahit olduğumuz turizm sevdasıyla "DNA´larımızda Amazonların kanı var. Biz, Amazon´uz.Terme Amazon´dur." diyecek kadar Amazon aşkıyla yanıp tutuşmalar, saçmalıklar, kamuoyu aldatmacasıyla Meydana Amazon heykeli konulmak istenmesi, milli ve manevi değerler hususunda çok hassas insanımızı oldukça rahatsız etmektedir. Terme´de Amazon efsanesi veya mitinin turistik bir öge olarak kullanılması olabilir ama bu şekilde yani Sodom-Gomero, Ponpei halkı gibi sapık kültüre sahip Amazonlar; bir kültür ögesi, kimliğimizin parçası gibi sunulmamalıdır.İlla olacak deniyorsa Amazon simgesinin yeri de bir şehrin ruhunu yansıtacak meydan olmamalıdır.Simenit Gölü yanında ibret olarak sunulabilir.

Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait pek fazla değerimiz olmasa da Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan çokça değerimizin farkına varmamız gerek. Terme´de yaşamış Hababam Sınıfı yazarı Rıfat Ilgaz, Turgut Uyar, Ozan Arif gibi sanatçıların tanıtımı; Mehmet Aslantuğ, Baha Rahmi Özen, Senai Demirci, Ertuğrul Sevindik gibi yaşayan Termeli sanatçıların fark ettirilmesi hem şehrin ruhu ve kimliği açısından hem de turizm yönünden önem arz etmektedir. Kırkpınar Başpehlivanı, Balkan, Akdeniz ve İslam Oyunları Şampiyonu Kenan Şimşek gibi güreşçilerimizden, onlarca sanatçı, yazar ve ilim adamımızdan faydalanmamak büyük eksiklik. Bunlar için ?Şairler ve Sanatçılar Parkı? olabilir. Yeni Adliye Binasının karşısında Ozan Arif´in doğduğu ev, koruma altına alınabilir. Tam 50 yıl önce Terme´de tarihi konferans veren Necip Fazıl´ın ismi, Belediye Kültür Merkezine verilebilir. Yahya Kemal İlkokulunun eski binası, ismiyle yaşatılmalı; ?Terme Müzesi ve Kütüphanesi? olmalıdır.

Cumhuriyet döneminde çok az sayıdaki özel mekanlar yok edilmemeli. ?Terme Lisesi?, adıyla bu ilçenin en eski lisesiydi; çok önemli bir aidiyet, kimlik oluşturmaktaydı. İsminin kesinlikle yaşatılması gerekirdi.Yazık oldu! (Yine de bu yanlıştan dönülebilir.) ?Garaj Camii?, ?Cumhuriyet Meydanı?, ?Terme Kız Meslek Lisesi?, ?Yahya
Kemal İlkokulu?, ?Fatih İlkokulu? isimleri de yaşatılarak binlerce insanın anılarına, geleneğine darbe vurulmamalıydı.Eski ?Kapanaltı?, Eski Atatürk İlkokulu binası, ?Turan Sineması?, ?Çınarlık Futbol Sahası? yaşatılmalıydı. Köy isimlerimizin mahalle adı olmaması gerekirdi.?Köy tavuğu? yerine ?mahalle tavuğu? mu diyeceğiz? ?Köy yoğurdu? yerine ?mahalle yoğurdu? mu diyeceksiniz? Ben, ?mahalle çocuğu? mu olacağım yoksa?

Eskiye ait ortak mekanların pek kalmadığı ilçe-mizde meydandaki ?Saat Kulesi? bile yıkılmama-lıydı.Yıkılmışsa yerine Hasan Özdemir Hocamın da teklif ettiği gibi ?Terme Şehitliliği? olmalıdır. Yahut Terme´de yaşamış yukarıdaki büyük şahsiyetler tanıtılmalıdır. Şehrin kültürü, ruhu için ?kendi adamlarımız? yerine ?Amazon karıları?ndan yardım istemeye ihtiyaç yoktur. Sahiden bize ait olanları yaşatalım yahut az bilinenleri fark edip fark ettirelim.Yapılacak yenilikler, hem kültürel dokumuza uymalı hem de kuşatıcı, estetik ve faydalı olmalıdır.