Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Nazmi KILIÇ


SONU KURTULUŞ         

SONU KURTULUŞ         


Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da kurtuluş (cehennem azabından) olan ramazanı geride bıraktık. Ne dersiniz kurtuluşa erebildik mi acaba? Allah cümle inanları cehennem azabından korusun. Geride bıraktığımız, bir sonrasını dört gözle beklediğimiz Ramazan ayı inşallah bütün insanlığın kurtuluşuna vesile olmuştur.

         Bu yılki ramazan ayını daha önceki yıllara göre biraz farklılık gösterdi. İki yıllık zaman diliminde pandemi etkisinde kalmış, cami ve cemaatten uzak kalmıştık. Bu hasret geride kaldı ve camilerde ibadete başlayabildik. Uzun yıllardan sonra ilk kez ramazan ayı sıcakların etkisinden de kurtuldu. Günler önceki yıllara nazaran biraz daha kısaldı, fazla yorulmadan, susamadan, acıkmadan orucumuzu tutabildik.

         Kendi penceremden baktığımda bu güzellikleri yaşatan rabbime sonsuz hamdü senalar ediyorum. Bireysel anlamda bu güzellikleri bize yaşatıyor. Bunun farkındayım ama etrafımıza da bakmamız lazım. Kimi insanımız zorunlu olarak yaşadıkları sağlık sorunları nedeniyle oruçlarını tutamıyorlar. Bu eşiz nimetten faydalanamıyorlar. Onların bu halini görmezden gelemeyiz. Dileğimiz en kısa sürede sağlıklarına kavuşmalarıdır. Ömürlerinin kalan yıllarında Ramazan ayında oruçlarını tutarak nimetlerinden istifade edebilmelidirler.

         Bizler normal şartlarda çalışarak oruç ibadetimizi yaparken ağır işlerde çalışmak suretiyle evinin geçimini sağlayan insanlarımızı görmezden gelemeyiz. Onlar için Ramazan ayı nasıl geçiyor acaba, onları görmek ve duymak gerekir. Nasıl ter döküp iftar vaktinde suya nasıl sarıldıklarını hissetmemiz gerekir. Çalışmaktan yorulmuş, iflas etmiş gücünü, açlığın verdiği takatsizliği, tükenmişliği hissedecek kadar onları anlayabilmeliyiz.

         Bu Ramazan ayında da terörle mücadele eden askerimiz ve güvenlik güçlerimizi de unutmayalım. Bu günlerde hain saldırılar neticesinde şehit haberlerini almak bizi ziyadesiyle üzmektedir. Bu arada şehit ailelerini hatırlamalıyız. O ailelerin acılarını hissetmek, acılarına ortak olmak gibi sorumluluğumuz vardır. Terörün bu yanı her zaman olduğu gibi bu Ramazan ayında canımızı fazlasıyla acıtmaktadır. Umudumuz bu can yanmalarının bir gün sonu gelir. Bu terör belasından en kısa sürede kurtuluruz. Bunun için dua edelim, askerlerimizin çabasına destek verelim.

Birileri de bizi buna alıştırmaya, şehit haberleri normal ölümlermiş gibi gösterilmeye çalışıyorlar. Şehit haberi sunup akabinde şarkı söyleyen sunucuya tepkisizlik ayrı bir üzüntü sebebidir. “Erzurum’da kar yağ yağsa burada üşüyorum, bir asker şehit olsa yanıp tutuşuyorum” diyen ozanımızın hassasiyetini hepimiz göstermeliyiz, hislerine ortak olmalıyız.  Dört bir yanımız ateş çemberi ile sarılmış durumda. Bizi ateşe doğru sürükleme çabası içindeler.

         Dünyamızda Ramazan ayında nasıl bir tablo gözüküyor diye baktığımızda, İslam ülkelerinde ve çevremiz de güzelliklerin hâkim olduğunu söyleyemeyiz. Fitne her yeri sarmış ve sarmalamış. Sanki insanların basireti bağlanmış akıbetlerini beklemekteler. Kendimize gelelim ve bu oyunu bozalım. Birlik ve beraberlik içinde olma düşüncesinden uzak kalmayalım. Birlik ve beraberlik bozulunca Siyonistlerin kurdukları tuzakları bozma basireti de gösterilemiyor. Herkes Siyonist oyunlarına kurbanı gidiyor. Dualarımız Siyonist oyunlarına dur diyecek basiretin ortaya en kısa sürede çıkmasıdır.

          Rabbimizden dileğimiz geride bıraktığımız Ramazan ayında tüm insanlığın kurtuluşa ermesidir. Suda boğulma tehlikesi yaşayan kişinin kendini kurtarırken yanındakini tehlikeye sokması durumuna düşmekten Allah bizi muhafaza eylesin. Rabbim cümlemizin tuttuğu oruçları, yaptığı ibadetleri kabul ettiği gibi insanlığın kurtuluşu adına yapılan duaları da kabul etsin. Ramazanının sonunda cümlemizin kurtuluşuna vesile olacak duaların yapılması ve bu duaların kabul olması temennisiyle tekrar ramazan ayına kavuşmak umuduyla sağlıcakla kalın.