Bugün, 28 Mart 2024 Perşembe

B.Rahmi ÖZEN


SU MEDENİYETİDİR MERCAN GÖZLÜ İSTANBUL-1-

SU MEDENİYETİDİR MERCAN GÖZLÜ İSTANBUL-1-


“Üsküdar`a gider iken aldı da bir yağmur
Kâtibimin setresi uzun, eteği çamur.”

Asırlardır yüzleri birbirine dönüktür Rumeli ve Anadolu Hisarlarının.

Ve çağların balıkçı köylerinden kalma özlemli izleri… Lokantalar, çay bahçeleri, parklar, gece kulüpleri; masal kahramanı peri kızları gibi büyüler gece gündüz insanları.

Bir su medeniyetidir İstanbul. Hamamlarını gezersiniz su medeniyetinin. Cağaloğlu`dur, Çardaklı`dır, Çemberlitaş`tır, Galatasaray ve Eski Hamam`dır adları. İnsanı hayran bırakır taş işçilikleri.

Form Konstantin diye bilinen meydanın ortasına dikilmiş anıtı görünce mazisini öğrenmek istersiniz anıtın.

Anıt, İmparator Konstantin şerefine dikilmiştir! Etrafını sütunlu galerilerle çevirmişler. Adı Çemberlitaş`tır. Yanık sütun olarak da bilinir. Orijinalinden daha kısa hali günümüze gelebilmiştir. Eskiden üstünde Büyük Konstantin`in güneş tanrısı heykeli bulunurmuş. Sütunun porfir blokları yangınlardan çatladığı için demir çemberlerle çevrilmiş. Mermer başlık 12. yüzyılda, alttaki örme takviye kısmı 18. yüzyıla ait öğrenirsiniz. Sütunun dibindeki küçük oda erken Hıristiyanlığa ait kutsal emanetler odası olduğuna inanılır.

İlerlersiniz ve çevresinizde sevinç, zevk, huzur, mutluluk saçan kasırlarını görürsünüz aziz İstanbul`un. Aynalıkavak Kasrı, Hıdiv Kasrı, Ihlamur Kasrı, Küçüksu Kasrı, Maslak, Sepetçiler, Tophane Kasırlarıdır adları…

Işıl ışıl çarşılarını gezersiniz mercan gözlü mega kentin. Ne de görkemli inşa edilmiştir; bin bir renkli, bin bir ışıklı, bin bir çeşidi içinde barındıran Kapalıçarşısı. Hemen onun kenarına yamanmışlardır Mısır Çarşısını. Serin serindir Kapalıçarşı ve cıvıl cıvıldır Eminönü. Tatlı bir yokuşa kurulmuştur kentin Mahmutpaşa`sı. Ve Üsküdar`dır tam karşısı.

Dünyanın en büyük kapalı çarşısı, İstanbul`un yüreğinde inşa edilmiş. Nice şehirler gezseniz, nice memleketler dolaşsanız böyle görkemlisini görmezsiniz, yeryüzünde.

60 sokağı, 3000`den fazla dükkânı vardır Kapalıçarşı`nın. Bazı dar sokaklarında hâlâ gümüş ve bakır döverken zanaatkârlar, klasik mimarinin yanında modern mimariye de kucak açan İstanbul`un görkemli finans ve iş merkezleri büyüyerek gökdelenlerin içinde Manhattan`a dönüşür. Ve bu görkemi görüp de bayılmayan olur mu, diye geçer içinizden.

Kapalıçarşı, bir yandan Labirentvari yapısıyla tarihin hülyalı günlerinin izlerini taşırken; bir yandan ışık deryası içinde modern dünyanın yepyeni ürünlerini sergiler. Gezginlerine; büyüleyici mücevherler, ustalıkla işlenmiş bakır eşyalar, akik taşlar, gerdanlıklar, tespihler, el emeği, göz nuru ipek halılar, çeşit çeşit deri ve süet giyim eşyalar sunar kimi dükkânlar. Ve dünyanın en güzide bu metropolü, her yıl kendini ziyarete gelen on milyona yakın insanın kültürünü, medeniyetini, dinini, dilini kendi milletinin kültürüyle, inancıyla, diliyle ve sanatıyla buluşturur.

Tarih kokulu meydanlardır Taksim, Sultanahmet, Beyazıt, Eminönü…