Bugün, 26 Nisan 2024 Cuma

GENÇ YORUMCULAR


Sude ÖZCAN

Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi


Manevi Bağ
Etrafımızda görüyoruz; samimiyetsiz ilişkiler, abartılan tutkular, vazgeçilemeyen saplantılar...

Arkadaşlıklar, aşklar veya dostluklar...

Aralarındaki ilişkiye de isim vermişler ?sevgi? diyorlar. Arkadaş dediğin insanı, yaptığı bir yanlışta anlamadan, dinlemeden o kadar yaşanmışlığa rağmen tek bir seferde silebiliyorsan eğer, ben bu ilişkiye sevgi demem!


Hele ki aşklar... Birinci gün tanışıyorlar, ikinci gün sarmaş dolaş? Bir de ?seni asla bırakmam, sana çok aşığım, seni unutamam? diyorlar ve bir bakmışsın aynı sözleri bir sürü kişiye söylüyorlar. Bu nasıl aşk? Aşk olsaydı, sonrası olmazdı!


Okuduğumuz kitaplarda, dinlediğimiz anılarda ve şiirlerde duyuyoruz, eskiler ne de güzel seviyorlarmış hiç dokunmadan, hiç görmeden...


?İçimde uyanan eski bir arzu,


Dedi ki yıllardır aradığın bu! ?


Sevgi, her canlının yaşamak için oksijene, nefes alıp vermeye ihtiyaç duyduğu gibi, sevmeye ve sevilmeye de ihtiyaç duyar.


Şu aralar sosyal medyada bir soruya çokça rastlıyorum:


?Sevmek mi? Sevilmek mi??


Soruya en güzel yanıtı Mevlânâ Celâleddîn-i Rumi vermiş: ?Sevmek!? demiş. ?Çünkü sevildiğinden hiçbir zaman emin olamazsın!?


Sevgi; gece yarısı bir annenin sıcacık yatağından kalkıp, çocuğu üşümesin diye üstünü örtmesi ya da bir babanın, çocuklarının isteklerini yerine getirebilmek için, gecesini gündüzüne katıp da onlar mutlu olsun diye çalışması değil
midir?


Bir öğretmen düşünün, sevdiği için, okulunu ve manevi çocuklarını bırakmayıp, milletini ayakta tutacak nesiller yetiştirip bir cümlesiyle hayat değiştiren...


Bu, sevgidir işte; vatan sevgisi, evlat sevgisi...


Sevgi hayattır, nefestir, mutluluktur, fedakârlıktır...


Kısaca, sevgi her şeydir...