Bugün, 18 Nisan 2024 Perşembe

Ahmet SEZGİN


TERCİH İÇİN TAVSİYELERİM


Çok Sevgili ve Değerli Öğrenciler, Üniversite programı (fakülte, bölüm) ve üniversite tercih etmeden önce güvendiğiniz hocalarınızla, dershanenizle, rehber hocalarınızla, ailenizle, düşündüğünüz mesleği icra eden başka büyüklerinizle istişare edin. Son kararı kendiniz vermelisiniz mutlaka.

Meslekleri, yazacağınız program ve üniversiteleri iyice araştırın. Yayınlanacak tercih kılavuzu, özel şartları iyice okuyun.

Kendi kişilik özelliklerini, neden hoşlandığınızı, neye ilgi ve yeteneğinizin olduğunu, hangi mesleği daha çok sevip başarılı ve mutlu olabileceğinizi iyi düşünün. Tercih ettiğiniz fakülte ve bölümde okuyacağınız dersleri iyi araştırın. O mesleğin özelliklerini, avantaj ve dezavantajlarını araştırın. O mesleği 30-40 sene yapıp yapamayacağınızı, bunun sizi mutlu edip edemeyeceğini iyice düşünün. Bir mesleğin iş bulma, kariyer ve maddi imkânları önemlidir ama her şeyden önce o meslekle sizin karakter ve kimlik özellikleriniz, yetenekleriniz arasındaki uyum daha önemlidir. ?Unutmayın ki hayatta hiç bir şey önce ruh, sonra beden sağlığınızdan daha önemli değil. Dikkat ederseniz genellikle insanların beden sağlığından önce ruh (psikolojik) sağlıklarının bozulduğunu görürsünüz. Ne olursa olsun sevdiğiniz, seveceğiniz ve de çalışırken kendinizi yenileyebileceğiniz meslekler seçin. Çünkü bir zaman sonra aynı monoton şeyleri yapmaktan sıkılacaksınız.?


Öğrenciler meslek tercihi yaparken, ailesine yeterli zaman ayırmasını sağlayacak olması, mesleğinin cinsiyetine, kişilik özelliklerine, inançlarına uygun olmasını, düzenli bir yaşam tarzı ve serbest zaman etkinliklerine zaman ayırmasına fırsat sağlaması gibi hususları önemsemeliler.


Puanım yüksek, ziyan olmasın diye hiç sevmediğiniz programı sakın tercih etmeyin."Bir yıl daha aynı çalışma ve sınav stresine katlanmak istemiyorum." diyerek hiç sevmediğiniz, ilgi duymadığınız, sonradan pişmanlık duyacağınız, bırakmak isteyeceğiniz, bitirdiğinizde iş sıkıntısı çekeceğiniz, çalışırken mutlu olamayacağınız bir şeyi sakın tercih etmeyin. Sadece aileniz istiyor diye, popüler meslek diye hiç sevmediğiniz, yeteneğinizin olmadığı bir program ve mesleği seçmeyin.


Önce program sonra üniversite ve şehir tercih edilmeli. Diğerlerine göre daha çok istediğiniz programları, daha çok okumayı istediğiniz üniversite ve şehirlere feda etmeyin.


Kontenjanı sınırsız olan açık öğretim programları hariç, hiç istemediğiniz bir programı tercih edip kazanmışsanız, bir yıl sonra tekrar sınava girdiğinizde ortaöğretim puanınızın yarıya düşürüleceğini unutmayın. Yani öylesine, okumak istemediğiniz bir yeri sırf "Bir yeri kazandım." demek için yazmamalısınız. İlgi ve yeteneğinizin olmadığı, kişiliğinize uymayan mesleği sevemeyeceğiniz gibi o alanda başarılı da olamazsınız.


"Tercih edeceğim yerin, programın, mesleğin iş garantisi, ataması var mı hocam?" diye soran birçok öğrencim beni anlayamıyor veya çevre baskısı ve gelecek endişesiyle anlamak istemiyor maalesef! Türkiye´de doktorluk, askerlik, polislik gibi 5-6 meslek dışında iş garantisi olan meslek yok ki. Alanını seven, çok yönlü okuyan, kendini geliştiren, sosyal, azimli, erdemli, rakiplerinden üstün özellikleri ve o mesleğe ilgi ve yeteneği olan kişiler daima başarmışlar, çalışmalarının karşılığını almışlardır. Sizin aşkla çalışmanıza, ilgi ve becerinize bağlı her şey. Kolay, zahmetsiz, çilesiz, kısa yoldan başarı ve mutluluk yok. Her şeyin bir bedeli var. Kendinize en uygun program ve mesleği seçmeniz dileğiyle Allah´a emanet olunuz. Selam, dua ve muhabbetlerimle ...