Bugün, 20 Nisan 2024 Cumartesi

B.Rahmi ÖZEN


TERME`YE TERMİK SANTRAL GELİRSE TEMEL GIDALARIMIZ ELİMİZDEN ALINACAKTIR

TERME`YE TERMİK SANTRAL GELİRSE TEMEL GIDALARIMIZ ELİMİZDEN ALINACAKTIR


Has bir toprağın ana maddesini yerkabuğunu teşkil eden kaya ve minerallerle (inorganik), organik maddeler oluşturur. Bitki dokularıyla, hayvansal atıklar organik ana materyalin kaynağıdır. Ve toprağın inorganik materyallerini kayalar teşkil eder.

Topraktaki su ve havanın ölçüsü belli bir oran ve dengede olmadığı zaman mikrobiyolojik faaliyetler, aksar. itrifikasyon olayı gerçekleşmez ve organik maddede nitrat teşekkülü azalır.
Toprağa verilen bileşim özelliği, sadece iri kumcuklardan oluşmuş olsaydı, toprağa bir rahmet olarak göklerden inen su, derhal derinliklere doğru süzülecek ve bitkilere yarar sağlamadan akıp gidecekti. Böylece bitkilerin hayatı sönecekti. Ve tersi olsaydı; yani toprak, yapısı gereği sadece kil ihtiva etseydi bu kez sulama sonunda süzülme olayı çok az olup topraktaki boşluklar uzun bir zaman su ile dolup, kökler yeterli oksijen alamayacağından; bitkileri, yine ölüm bekleyecekti.
Onu Yaradan, ne müthiş bir ölçü ve kozmik denge içinde yaratmış ki, o tohuma dölyatağı olur. Bu dengenin, zaman zaman insanoğlunun parmağıyla bozulması hayatı etkiler...

Verimli bir topraktaki, bitki besin maddelerinden potasyum, magnezyum, kalsiyum, amonyum ve sodyum gibi katyonlarla, fosfat, molibdat, nitrat, silikat ve sülfat iyonları, kil minerallerinin ve organik kolloidlerin geniş yüzeylerinde bitki kökleri tarafından alınabilecek bir şekilde saklanır. Yüce Allah, toprakta bulunan killere ve toprak inorganik maddelerine öyle bir özellik yüklemiş ki, bu özellikler, besin maddelerini cezbederek yüzeylerde tutarlar. Böylece, besin maddeleri, fazla su ile toprak parçalarının yüzeyinden sökülüp götürülemez.

Bu `ilâhî dengeyi` bozarsak; tersi meydana geleceğinden, insanlığı ve bütün canlıların hayatı tehlikeye girer. Bu tehlike Termemizin hemen kapındadır. Çünkü kömürle çalışan termik santraller toprağın dengesini bozar.
Yüce Yaratıcı`nın, insanoğluna ihsan ettiği bu en büyük nimeti kirletmeye, dengesini bozmaya hiç kimsenin hakkı yoktur.

Yeryüzüne serilmiş göz alıcı renklilik, hareketlilik, çeşitlilik ve bereketlilik, toprağa gizlenmiş özellikten kaynaklanır. Toprak elimizden giderse neyleriz aziz Termeli kardeşlerim?
İşte kömürle çalışan termik santraller o özelliği bozar. O zaman, Termemizin güzelliği, renkliliği, hareketliliği elinden alınmış olur. İşte bu, bütün Termeliler için bir kıyamettir. Çünkü hayatın en büyük rollerini oynayan toprak, sahneden

çekilince onunla birlikte tüm renkler, şekiller, bereketler de çekileceğinden bomboş bir sahne içinde ne yapacağız?
Toprak, bağrında barındırdığı; gözlerimizle görmekte zorluk çektiğimiz hayvancıklarıyla apayrı bir dünyadır. İçindeki bakteriler, mantarlar ve kurtçuklar, bir taraftan hayatlarını sürdürürken, diğer taraftan toprağa, `toprak olma karakterini` veren ödevlerini sürdürürler. Kendi özüne saklanmış hammaddeleri parçalayarak, bitkilerin kullanmasına hazır hale getirirler. Toprağın aşınmasına, erozyona uğramasına engel olurlar... Ama termik santral, bunu toprağın ciğerinden söküp alır.

Otuz gram toprakta otuz milyon ile bir milyon beş yüz bin kadar bakteri yaşar. Toprağın verimliliğini, onun özüne ve kucağına oturtturulmuş böcekler, böcek kurtçukları, kırkayaklar, karıncalar, sinekler, sinek kurtçukları, örümcekler çürüyen organik maddeleri parçalayarak artırırlar... Termik santral, bu hayvanları öldürünce işlev kime kalacak? Kuruyan yaprakları çeşitli böcekler, toprağın içinde, yaşadıkları evlerine çekerler.

Kendilerine toprakta boşluklar ve geçitler yaparlar. Böylece, oksijenin girişi ve toprağa, organik maddelerin karışmasını sağlarlar. Bu bakterilerin kimyevî faaliyetleri de yine toprağın bağrında devam eder. Ölü bitki ve hayvan artıkları, bitkiler için gıdaya dönüşürler. Bir kısım bakterileri, azot ihtiva eden protein bağlarına dönüştürürler. Bunlar, bitkilerin kökleri vasıtasıyla emilirler. Mantarlar da, parçalanması toprakta güç olan bitki ve hayvan artıklarını yarayacak hale getirirler. Termik santral denilen canavar bütün bu işlevi durdurur.

İnsanoğluna, hayatiyetini en mutlu bir şekilde devam ettirebilmesi için nimet olarak sunulan toprak, özüne gizlenen ölçülü ve hassas dengeyle ve üzerinde sergilediği değişen güzelliklerle bizlere kutlu bir emanettir. Korumalıyız. Hem de canımız gibi... Hem canımız değil mi, kanımız değil mi toprağımız? Etimiz, kemiğimiz, temel gıdalarımız, yaşadığımız beşiğimiz değil mi, toprağımız?