ÜRETEN TOPLUM TÜKETEN OLDU-2

Hey Termeli Termeli,

Nedir senin hallerin...

Terme´de üreten üreticimizin neden tüketici olduğunu geçen sayımda anlatmıştım.

Yurdumuzda üretim yapan üreticilerimizin çoğunluğu hala 12 yaşında, bir türlü 18 yaşına basamadı.

Malumuzun,18 yaşındaki insanlar artık iki ayağının üzerine basıp hayatına yön vermeye başlar. Yani özgür olur.

Bizim çiftçimiz hala kendi sorunlarının farkında değil. Ürettiği ürününü maliyetinin altında satarken hiç yüreği sızlamıyor.

Devlet üretici için birlikler ve kooperatifler kurulmasını ve oradan destek verilmesini önerirken; üretici bunların farkında değil.

Tarımsal kuruluşların önemi defalarca anlatılmasına rağmen çiftçiler aralarında güvensizlik duygusundan bir türlü bu kuruluşları sahiplenemedi.

Terme´nin üreticilerini tekrar üretime döndürmek için bazı faktörler var. Onlar da şunlar;

Üreticinin ürettiği ürününü getirip satabileceği birden fazla semt pazarı olmalı.

Etkili çiftlik politikaları güdülmeli.

İyi tarım uygulamaları yaygınlaştırılmalı.

Çevresel değerler korunmalı.

Gıda kalitesi yükseltilmeli.

Onun da ilkeleri var. Onlardan da bahsedecek olursak;

Bu ilkeler hayata geçerse istihdam artar. Buna bağlı gelir yükselir ve çevre ile rekabet artar.

Terme´de geleceğe dönük organik üretime de önem verilmeli. Bal, fındık, meyve çeşitleri, damızlık süt sığırcılığı, pirinç gibi üretim alanlarını tanzim edilerek bu doğrultuda organize olunmalı.

Ayrıca bölgemizde özellikle yayla turizmi de değerlendirilmeli.

Terme için öncelikli sorunlar arasında drenaj ve sulama yetersizliği yer almaktadır. Bu sorun biran önce çözülerek çiftçinin ovada sulu tarıma geçmesi sağlanmalı.

Terme ovası, Çarşamba ovasının bir lopu olmasına rağmen yıllardan beri ihmal edilmiştir. Terme ovasının sorun olarak gösterilen orman görünümünden biran önce kurtarılması gerekir.

Terme´de, tarıma küsen çiftçimiz ve üretenden çok tüketen toplum için söyleyeceklerim bu kadar.

Hatırlatması bizden.

Sevginiz bol, neşeniz daim olsun.