Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Hasan ÖZDEMİR


YAYA KALDIRIMLARI

YAYA KALDIRIMLARI


Uzun yıllar Terme`nin gündemini meşgul eden yaya kaldırımları nihayet özgürlüğüne kavuştu.

Meydandan bakınca ana asfaltı görmek mümkün artık. Ama ne varki hiçbir işe yaramayan, kaldırımları işgal etmeye devam eden aydınlatma direkleri hala duruyor. Bir tanesinin lambası yansa lafım yok. Süs olmaktan da çıkmışlar. Sadece insanlara eziyet. Ha bir de elektirik trafoları var ki, ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Kaldırımları dikine kaplamış, geçemezsiniz buradan diyor adeta insanlara.

Yıllarca üzerlerinde oturup sohbet edilen, çay içilen kaldırımlar yok artık. Ha bir de bu yetmiyormuş gibi tavla oynanan kaldırımlar vardı. Tamamen işgal edilmiş yaya kaldırımları 4-5 kişinin izlediği tavla oyunlarıyla kapatılmıştı. Bir laf etsen, çoğu tanıdık kişiler, olmuyordu. Nasıl edeceksin?Eh çok şükür bu sıkıntılardan da kurtulmuş oldu kaldırımlar. Emir demiri kesince, tamamen özgür oldular artık.

Bu güzelliği doğalgaz şirketinin açtığı, ama bir türlü kapatmayı beceremediği köstebek yuvasına dönen caddeler bitiriverdi. Yağmur olunca su birikintilerine çarpan araçları, yukardan aşağıya çamur banyosu yapan insanları da görür olduk artık. Arkasına bakmadan giden araçların peşinden lanet okuyan, ağza alınmayacak küfürler yağdıran insanlara şahit olduk. Çok mu zor açtığın çukuru geçici olarak kapatmak be kardeşim. Baskılansın diye bekleniyormuş. Toprak dökersen açtığın çukura, doğru baskılanma ister. Ama kum dökmen gerekmiyor muydu? Neyse çoğu gitti azı kaldı, kışı gitti yazı kaldı. Nasıl olsa bişey diyen yok. Ana caddeleri yaptınız mı tamam sayılır gerisini boşver.

SOYKIRIMINIZ BATSIN

Açılım süreci nedeniyle fazla konuşulmayan bir konuya değineceğim burada. “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, Milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; Hukukun üstünlüğüne, diye devam eden yemini etmiş bir vekil Ermeni soykırımının tanınması için bir teklif sunmuş. ABD`li değil, Fransız da değil bu. Bu vatanın ekmeğini yiyor. Bu devletten maaşını alıyor. Türkiye`de yaşıyor.Kimmiş bu? Namusu ve şerefi üzerine yemin etmiş HDP`li Sebahat Tuncel. Teklife gerekçe olarak da, “ Dersim, Maraş, Sivas, Çorum katliamları, (buraya dikkat!) Ermenilerin soykırıma uğratılması, 12 Eylül askeri darbesinin `devlet teröründen kaynaklı işlenen insanlık suçu` olarak değerlendirilmesi”ni şart koşuyor…

Aymazlığı görüyor musunuz?

Bu ne cüret?

Ne diyeyim ben size, meydan sizin şerefli Sabahat hanım meydan sizin. Vurun, kırın, indirin öldürün,yol kesin, araç yakın, vali de atayın. Ey bu koca milleti sizin insafınıza mahkum edenler. Kurt kocayınca, köpeklere maskara olurmuş. Yazıklar olsun…Bu haftalık da bu kadar.

Eh kalın sağlıcakla…