Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Seyfi GÜNAÇTI


Yeşile Hasret Gözler

Yeşile Hasret Gözler


    Yazımın başlığı, Terme’nin 32 ödüllü yazarı Baha Rahmi Özen’in romanlarından biridir. Yazar bu eserinde, Akdeniz Bölgesinin yüksek köylerinden birinde geçen hayatı anlatıyor. Köylülerden ormanın önemini kavrayamamış olanlarla, ağaç dikmenin ve ormanları korumanın değerini bilenlerin mücadelesini anlatıyor.
    Orman yangınları ile yüreğimizin yandığı şu günlerde, Orman Bakanlığı’nın bu kitabı çoğaltarak, yangın riski olan bölge insanına dağıtmasının faydalı olacağını düşündüm.
    “Bunlar pansuman tedbirler” diyecekseniz; itiraz etmiyorum. Ama faydasız da değildir.
    Bu yazıyı yazdığım 01 Ağustos Pazar günü itibariyle güney bölgelerimizdeki orman yangınları bütün şiddetiyle devam ediyordu. Sosyal medyadan bir arkadaş, “Yangın Marmaris’in yerleşim yerlerine kadar girmiş” haberini paylaşmış. Allah (CC) bölge insanını ve ülkemizi daha büyük felâketlerden korusun.
    Bu arada basında bir tartışma sürüyor. Bazıları, “Filan ülkenin şu kadar, falan ülkenin bu kadar yangın söndürme uçağı var. Bizim niye onlarınki kadar uçağımız yok. Olanlar da hangarlarda yatıyor” diyor. Bir başkası da, “Uçakların ikmal yapıp tekrar göreve hazır hale gelmesi en az yarım saati alıyor. Halbuki helikopterler gölden suyunu kendisi dolduruyor” demiş. Biz de diyoruz ki, “İster uçakla, ister helikopterle olsun. Şu yangınlar söndürülsün. Millet olarak rahat bir nefes alalım.”
    31.07.2021 saat 19.00 itibariyle Marmaris’te, Manavgat’ta, Köyceğiz’de, Antalya’da, Mersin’de, Adana’da, Osmaniye’de orman yangınları bütün şiddetiyle devam ediyordu. Manavgat’taki yangın 76 saattir kontrol altına alınamamıştı. Manavgat’ta 2 olmak üzere toplamda 5 can kaybımız ve 11 yaralımız var. (02 Ağustos itibariyle can kaybı 8’e yükseldi.)
    Her yanan ağaç, her can kaybı ciğerimizi biraz daha yakıyor. Bunlardan birinin durumu daha çok içimizi yaktı. 25 yaşındaki Şahin Akdemir, yangın söndürme ekibine su ve ayran taşırken geçirdiği trafik kazası sonucu alevlerin arasında kalarak can verdi. Babası, “Ben Hakkâri’de terörle mücadele ettim. Ölümüne kadar giderim baba. Ormanlar, hayvanlar yanıyor. Ben vatanım için varım” dediğini nakletti. Haberi veren bayan spiker, “Bence o bir şehittir” dedi. Biz de onun şehitler sınıfına yazılacağına inanıyoruz.
    Güney bölgelerimizde son birkaç gün içinde 41 farklı bölgede aynı anda orman yangınlarının çıkması manidar. Bulgular yine hainleri, PKK’yı işaret ediyor. Zaten onlar da bunu dolaylı yoldan duyurmuşlar. PKK yanlısı hesaplardan, “Ateşin çocukları Kürdistan’da yaşayanların intikamını aldı” ve “Elinize sağlık çocuklar” paylaşımları, yangınları çıkaranların PKK’lı olduğunu net olarak gösteriyor. (Y. Akit, 30.07.2021). Yine bir PKK elebaşının “Ormanları yakmak için bombaya gerek yok. Bir kibrit yeter” paylaşımı da aynı yeri işaret ediyor.
    Ormanları yakmak, bir insanı öldürmekten daha çok acı veriyor. Milli servet gidiyor, insanların oksijen kaynağı yok ediliyor. Çok sayıda insan evsiz yurtsuz kalıyor. Hayvanlar çaresizce can veriyor. Yangından kaçabilecek kadar hızlı olmayan kaplumbağalar bir yana, normalde koşabilecek konumda olan hayvanlar dahi iki ateş arasında kalarak, çığlık çığlığa can veriyor. İnsan olanın, hayvanların bu feryadına ve çaresizliğine yüreği dayanmaz. Demek ki ormana kıyanlarda yürek de yok vicdan da!
    Bu yangının sebepleri arasında hainlik olduğu açık. Ancak bazılarında ihmal de olabilir. Şimdi sıra hainlerin ve ihmali olanların cezalandırılmasında. Her kim olursa, hangi kademede bulunursa bulunsun failler tespit edilip gereği yapılmalıdır. Benim aklıma şu geldi; kasten orman yangını çıkardığı sabit olanlar için derhal kanuni bir düzenleme yapılmalı ve idam hükmü çıkarılmalıdır.
    Siz bu yazıyı okuduğunuzda inşallah yangınlar söndürülmüş ve yaralar sarılmaya başlanmış olur. Biz, yanan ormanları yeniden yeşillendirecek güze sahibiz.
    Şimdi iki önemli konu var: 1.Ormanların yanmasını, yok olmasını önlemek. Bu konuda bir öneri geldi; “Orman yangınlarına hassas bölgelerde Olağanüstü Hal ilan etmek. Herkesin rastgele ormana girmesini engellemek”, 2.Çıkacak yangını en kısa sürede söndürmek için araç vb gerekli tedbirleri almak.
    Yetkililere sesleniyorum: Lütfen gözlerimizi yeşile hasret bırakmayın!