Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Yılmaz İMANLIK


YÜREĞİN DEĞMESİN YÜREĞİME


Git be çocuk!
Gözlerin değmesin gözlerime.
Kirpiklerimi yeni kuruttum
Güneşin saçlarına asarak.
Yeniden yağmurlara gark etme beni.
Ne olursun, fırtınalı denizlere terk etme beni!

Öyle derin dalma gözlerime.
Kayboluveririsin içimde.
Çıkaramam seni bak!
Yağmur yüklü bulutların kanatlarında,
Çocukluğumun puslu günlerine sürükleme beni.
Gülüşler yerine hüzün taşır ellerim
Çantamda hüzün vardır kitaplarımın arasında
Bir de şekerini yiyemediğim şeker kağıtlarım?

Şimdi güneş yerine babamın hayali vurur gözlerime
Şefkatli ellerinde uysallaşan kirpi saçlarım,
Tozlu yolların ucunda güneşten bir parça,
Bahardan önce yüreğime düşen ilk cemre
İşte benim babam!
Sonra gidişler, canavarlaşan tozlu yollar?
Bir yağmur sonrası serilmiş başaklar gibi
Düşüveren göz kapaklarım
Önümde dikleşen dağlar, tepeler,
Gözlerimde gecenin en siyah perdeleri?

Avuçlarımda ufalanır zaman.
Hayallerimi öğütür değirmen taşları.
Rüyalarımın hırsızı değirmenci dayı.

Var git be çocuk!
Yüreğin değmesin yüreğime.
Tuz buz olur kalbim toplayamam
İçimi parçalar cam kırıkları
Acı çekerim, ağlayamam.
Yeniden yağmurlara gark etme beni.
Ne olursun, fırtınalı denizlere terk etme beni!