Bugün, 26 Temmuz 2025 Cumartesi

Rasim KANİ


7 HAZİRAN; SÜRPRİZLERE GEBE BİR SEÇİM


7 Haziran seçimleri bir çok özelliği içinde barındıran bir seçim.

Beklide Türk siyasi tarihinin en önemli seçimlerinden birisi olacak.

Bu seçimi önemli kılan birinci özelliği;

Cumhurbaşkanının bir siyasi parti genel başkanı gibi meydanlara çıkmış olmasıdır. 

Türk siyasi tarihinde ilk defa bütün siyasi partilere eşit mesafede olması gereken, “namusu ve şerefi” üzerine yemin etmiş olan bir Cumhurbaşkanı, seçim meydanlarında bir partiye 400 milletvekili istiyor.

Kendisi; “ben parti ismi söylemiyorum”dese de, hangi partiye oy istediğini bilmemek için geri zekalı olmak gerek.

Seçimin ikinci özelliği;
PKK terör örgütü ilk defa “Çözüm sürecinde” elde etmiş olduğu “meşrulaşma” avantajı ile parti ismi ile seçimlere katılıyor olmasıdır.

“Çözüm süreci” adı altında G.Doğu bölgesinde elde etmiş olduğu alan hakimiyeti ve ulusal medya avantajıyla barajı zorluyor olması, “Çözüm sürecinin” kime yaradığının en büyük göstergesidir.

Üçüncü önemli bir özellik;
BBP ve SP`nin “Milli İttifak” adı altında genel seçimlere ortak girmiş olmalarıdır.

Her iki partide (BBP-SP) milli ve manevi değerleri önceleyen, milli kalkınmanın ve ülke sorunlarının çözümünün milletin temel değerlerinin esas alınması ile olabileceğini savunan anlayışa sahipler.

Her iki partinin de tabanda geniş bir sempati alanına sahip olmalarına rağmen, antidemokratik seçim sisteminden kaynaklanan nedenlerden dolayı (seçim barajı ve hazine yardımı) ve söylemlerinin ulusal medyada yer almalarına engel teşkil etmesi sebebiyle sempati alanını oya dönüştüremiyorlar.

Her iki partinin geçmiş seçimlerde toplamda sandığa yansıyan %5-6 oyları var.

AKP iktidarının toplumda oluşturduğu “kime verelim, başka alternatif mi var” algısını kırarak, “Alternatif Var, Milli İttifak”, “Sende Gel, Saadete Gel” sloganı sile topluma yeni bir tercih alanı sunuyorlar.

30 bin vatan evladını katleden bir terör örgütünün barajı zorlayarak meclise girebileceğinin konuşulduğu bir Türkiye`de, İlay-ı Kelimetullah için Nizam-ı Alem ülküsü uğruna Şehit olmuş bir Muhsin YAZICIOĞLU`nun partisi BBP ve ömrünü Milli Görüş davasına vakfetmiş olan merhum Prf.Dr.Necmettin ERBAKAN`ın partisi SP, bu seçimde meclise giremeyecekse, bu kimin ayıbı olur onu da milletin sağduyusuna havale ediyorum.

Seçimi önemli kılan dördüncü sebep;

2002 yılından bu yana ilk defa muhalefet partileri iktidar partisinin ezberini bozacak söylemlerle, seçim vaatleri ile seçimlere giriyorlar.
Eskiden AKP ve Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerine seçim stratejileri ile girdikleri seçimleri kaybeden muhalefet, bu seçimlerde toplumsal sorunları ve çözüm önerilerini dile getirerek.

13 yıllık ezberi bozabilirler mi, seçim sabahı belli olacak.

Hülasa; Cumhurbaşkanı, “400 vekil verin, beni Başkan yapın” diyor.

AKP; “400 vekil verin CB`nını Başkan yapalım” diyor.

BBP+SP; “Milli İttifak” adı altında çözüm önerileri ile, “Kendine gel, Sende gel, Saadete Gel” diyor.

MHP çözüm önerileri ile “Bizimle yürü Türkiye” diyor.

CHP; çözüm önerileri ile “Yaşanabilir Türkiye” diyor.

PKK; “Özerklik, Apo`ya özgürlük” diyor.

Ben de; “Türkiye kendine gel, Nasılsan öyle yönetilirsin” diyorum.
Kedi`siz bir seçim dileği ile