B.Rahmi ÖZEN

Tarih: 25.07.2024 15:46

ÇOCUK ve DİL

Facebook Twitter Linked-in

Çocuklarımız, çok tatlı meyvelerimizdir. Bizlere Allah’ımızın en büyük lütuf ve keremidir. Onları düzgün ve doğdukları gibi sağlam ve salih yetiştirmek biz ebeveynlerin en kutsi görevidir. Onlara yaratılış ve var oluş hikmetini öğrettikten sonra dili öğretmek de görevlerin en başında gelmesi gerekir. 
Çocuklarımıza; dili öğrettikten sonra en önemli şey, dilin yüreğinden geçmeyi öğretmek olsa gerek. 
Bu, ne demektir? 
Bir dilin içindeki yolculuk öyle bitiverecek cinsten değildir. Bir şair ya da romancı için, edebiyatta kalıcı eserler bırakmak isteyen için, dil bilgeliği kazanana dek sürecek bir yolculuktur bu.
Okullardaki edebiyat ve Türkçe öğretmenlerimizin; öğrencileri için yapacakları en sevaplı iş, onları, dilin içinden geçirecek yolun başına getirmek ve bu yolculuk için yüreklendirmektir. 
Çocuklarımıza, dil öğretmekten öte, dilin büyüsünü tattırmak gerekir. Öğrencilere altın kelimelerin sesini dinlemeyi, cümleleri narin bir çiçek gibi sevip okşamayı öğretirsek ötesi gerekmez. Öğrenciler, bu sevdayla, ağızlarına çalınan balın peşine düşer; dil'e giden yolu kendi başlarına bulurlar.
Dil, insanı yüreğinden vurmalı ve hitap edilen muhatap, ona âşık olmalıdır. Böyle olunca dil, bir büyü işidir. Bir cezbe ve onu kullanan dil erbabı, cazibe merkezi olur. 
Yoksa kelimelerin, cümlelerin ve paragrafların kendi başlarına insanı yüreğinden vuran tesirli bir sihir kazanması, aklın alacağı işlerden değildir. 
Bir iki dizelik bir şiirin, bir paragraftık bir metnin insanı nasıl ağlattığına, nasıl güldürdüğüne ve nasıl başka başka duyguların seline verdiğine şaşmamak elde midir? 
Yazacağınız şiir ya da metin, okurun yüreğine inmeli, onu can evinden vurmalı.
Tabii ki böyle yazmak kaç kişiye nasip olur diyeceksiniz. Lakin azmedilirse bu başarılmayacak ve ulaşılmayacak fildişi bir kule değildir. Bunu önce istemeli insan. 
Biraz haince ve bencillik kokan bir arzu olmasına rağmen bunu hep istemelisiniz dostlarım!
Kendiniz için değil, dilin kudretini göstermek için istemelisiniz. Dil yeteneğine sahip olmayan insan kültüre ve irfana sahip olamaz. Bu yetenek, insanı tamamlayıcı unsurdur.
Bunu başarabilirseniz, kelimelerin kabuğunu kırıp içlerindeki öz'ü görebileceğinize inanıyorum. Bal beteği önünüzde. Haydin, gayretle ve yarışla bu çiçek özünü tatmaya var mısınız? Karınca misali anlayacağınız: Başaramazsanız da yolunda yorulmak…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —