Bugün, 8 Eylül 2024 Pazar

Nazmi KILIÇ


BİRİSİ “MİYAV” MI DEDİ? - 2

BİRİSİ “MİYAV” MI DEDİ? - 2


 Temizliğini diliyle yapar. Pis kalmaktan hiç hoşlanmaz, son derece rahatsız olur. Kediler hayatının yüzde otuzunu kendini temizleyerek geçirir. Diliyle yaptığı temizliği ile sırtının bizim ellerimizden daha temiz olduğu bilgisini veterinerimizden öğrendim. Üstelik kedilerin dilleri en iyi antiseptik olduğunu bu şekilde öğrendim. Demek ki her fırsatta dilini sırtına atması bu yüzden olsa gerek. Uzun sözün kısası hareket eden her şeye ve her sese karşı duyarlı olan meraklı, son derece zeki olan bu kediler her halleriyle evinizin neşe kaynağıdırlar.
Kedilerin gözleri bir doğa harikasıdır. İnsan gözünde bulunmayan bir tabaka sayesinde dış dünyadan gelen çok az miktarda ışığı bile yansıtırlar. Ayrıca göz bebekleri insanınkinden üç kat daha fazla açılabilir. Böylece gözlerine daha fazla ışık girer. Yansıtıcı tabaka ışığı yansıtarak yakın çevreyi aydınlatır. Kediler bu sayede karanlıkta rahatça dolaşabilirler. Loş bir ortamda yüzüne ışık vuran kedilerin gözleri bu tabakadan yansıyan ışık nedeniyle fosforlu gibi parlak görünür. Bir kedinin ruh halini onun gözlerine bakarak anlayabilirsiniz. Korkmuş ya da heyecanlanmış kedilerin gözleri büyük ve göz bebekleri yuvarlak olur. Kızgın bir kedininki ise dardır.
Sevmeyi sevdiğine yapışıp kalmak, her sözüne başını sallamak olarak gören insanlar kedileri nankör bulurlar. Çünkü kedi insana yapışmaz. O çağırınca gelmez, dizinin dibinde oturmaz. Bize bakarken hep merak ederiz. Ne görüyor bizde? Bizim bilmediğimiz ne görüyor da böyle tutkuyla ve dikkatle bakıyor yüzümüze? Ne anlatmak istiyorsa sadece gözünü açıp kapatarak yapıyor. Karşısındaki insanın her cümlesine gözünü açıp kapatması sanki sizinle konuştuğu hissini uyandırıyor. Ama bu onların sen benim dostumsun, biz seninle dostuz mesajıymış.
Bu kedilerin bir de konuşabilselerdi kim bilir daha neler söylerdi neler. Hele sizinle oyun oynamak isteklerini çok güzel anlatırlar. Bunun için iki ayağının üstüne kalkıp patileriyle size dokunurlar. Veya size bir pati atıp kaçmaları sizi oyun alanına çekmesine yetiyor. Bu aşamadan sonra siz onu kovalayacaksınız o da kaçacak. Yakalanacağını anladığında yere yatıp sırtüstü yatıp savunmaya geçer. Bir başka seçeneği sizin ona ulaşamayacağını düşündüğü ve kendini güvende hissettikleri alanlara saklanmaya çalışırlar. Böylece bir şekilde sizi oyun oynamaya ikna ederler. Onların bu hali anladığım kadarıyla bir uyku öncesi hareketliliği. Uykuya geçmeden önce vücudunun ısısını yükseltmek istiyor. Kedi vücudu soğukken uyuyamıyor. Hareket etmek suretiyle hem kendini yoruyor, hem de vücut ıssısını yükseltiyor. Kendini sımsıcak hale getiriyor ve ondan sonra uyuyor. (DEVAMI HAFTAYA)