Büyüklerimiz derler ?Dağ dağa muhtaçtır.? diye.
Bir dağ tek başına bir ovada, ne kadar heybetiyle dursa da tek başına bir tepe olabiliyor çoğu zaman. Dağ olmak, tek başına dimdik durmakla yetmiyor bazen? Yanı başında bir tepe ve ya daha irice dağ olmalı ki görenler sana dağ desin.
Arkadaşları sıra dağ Himalayalar bir olmuş, Everest´i dünyanın zirvesine taşımışlar. Dünyanın en yüksek zirvesi Everest Tepesi olur muydu; onu göklere çıkaran dağ arkadaşları olmasa.
Türlü türlü sıkıntı, olumsuz şartlar etkilememiş Everest´i. 2015´deki Nepal Depremi bile yıkamadı. Sadece 2,5 cm kısaltabildi o meşhur tepeyi. Himalayalar her daim onun arkasında olduğu müddetçe Everest her zaman zirvenin sahibi olmaya devam edecektir.
İnsan tek başına da yaşayabilen geçimini ve gereksinimlerini kendi başına halledebilen bir canlıdır. Bir dağ değildir belki ama dağı keşfeden onun 2,5 cm bile kısaldığını hesap edebilen Allah´ın en büyük eseridir. Lakin yaradılış gereği tek kalamamışız şehirler devletler kurmuşuz. İçlerimizden liderler ve mucitler çıkartmışız. Localar kurarak örgütlenmişiz.
Günümüzde Gönüllü Teşekküller (GT), Sivil Toplum Örgütleri (STÖ), vakıf, dernek, sendika, oda, kooperatif, kulüpler kurarak topluluklar oluşturmuşuz. Türkiye´de de bir güç odağı haline gelmeye çalışan STK´lar yürütme, yargı ve medyadan sonra "Beşinci Güç", kamu ve özel kesimden sonra "Üçüncü sektör" olarak tarif edilmektedir.
Türkiye´de 80 bin 757 dernek faaliyet gösteriyor. Buna göre her 866 kişiden biri dernek faaliyetlerinde bulunuyor.
Almanya´da 2 milyon 100 bin, Fransa´da 1 milyon 470 bin dernek bulunuyor. Fransa ve Almanya´da her 40 kişiye 1 dernek düşüyor. Ancak her 10 Fransız´dan 4´ü en az bir derneğin faaliyetine katılıyor. Nüfusun beşte biri ise en az iki derneğe üye bulunuyor. ABD´de 1 milyon 200 bin dernek bulunuyor. Bu ülkede her 15 Amerikalıdan bir tanesi bu tür kuruluşlarda çalışıyor. Yani Toplum yararı gözeten derneklerin çokluğu gelişmişlikle örtüşüyor.
Samsun´da 1849 faal dernek bulunmaktadır. İlçemizde dernekleşme ve bu gibi kurumlar az bulunmakta olup olanlar da sadece kağıt üzerinde.İstisnalar kaide bozmaz. Bozmaz çünkü; ilçemizin ferahı yada hitap ettiği kurum ve kesimlerin hakkını koruyan kaç kurum var? Terme´de? (Olanlar var tenzih ederim)
Herkes üzerinde bulunduğu sorumluluktan kaçmamalı, umursamazlık ve sorumsuzluk bir hastalık haline dönüştürülmemelidir. Yeni bir oluşum veya olan kurumlara üye yapılması her zaman sorun olmakta ve ilçe genelinde örgütler itibar görmemekte !!!
Bunu kırma vakti geldi ve neredeyse geçiyor. İlçemiz Terme çok zor bir virajın eşiğinde bulunmakta. Tüm sorunları tekellendirmeden bir olup beraber hareket ederek sorunlarımızı çözmenin yollarına gitmeliyiz. Bunun da her yazımda vurguladığım TERMELİLİK bilinciyle oluşacağına inanıyorum. Tüm kurum ve kuruluşların, STK´ların hatta partilerin bu çatı altında birleşme zamanı artık.
Herkesin Termeli olmasından gurur duyduğu günlerin gelmesi dileğiyle. Hoşçakalın.
BİR ARAYA GELMEK BAŞLANGIÇTIR, BİR ARADA DURABİLMEK İLERLEMEDİR, BİRLİKTE ÇALIŞMAK BAŞARIDIR.
HENRY FORD
BİRLİK VE BERABERLİKTE KUVVET, AYRILIKTA SIKINTI VE FELAKET VARDIR.
ABDÜLHAMİD