Bugün, 30 Nisan 2024 Salı

Seyfi GÜNAÇTI


Diziler katil eder


Bu, bir araştırmacı uyarısı. Haber, Cumhuriyet Gazetesinin 22.08.2017 tarihli sayısında yer alıyor. Zaten başlığın öncesine de, ?Araştırmacı uyarısı? notunu düşmüşler. 

Haber şöyle devam ediyor:

?Araştırmacı Edebiyatçı Mehtap Karakaya Yörük, dizi izleyen her 100 kişiden 86´sının silah, cinayet ve şiddet sahneleriyle karşılaştığını belirterek ?Toplumda artan şiddet, saldırganlık ve cinayetlerde maalesef bazı dizilerin de payı var? dedi.?

Kayseri´de ?diziler ve şiddet? konusunda 250 kişi ile bir anket çalışması yapan Yörük, ?Kentimizde insanların yüzde 94´ü dizi izlerken, içinde silah veya cinayet olan dizileri takip edenlerin oranı % 86´yı buluyor.? dedi.


Bu araştırmayı Kayseri´de ve ülkemizde artan cinayetlerden rahatsız olması sebebiyle hazırladığını, bu verileri toplarken cinsiyet veya yaş sınırlaması yapmadığını, zira cinayetin cinsiyetinin de yaşının da kalmadığını belirten
Mehtap Karakaya Yörük, ?insanımızın yüzde 73 yerli dizi izliyor? dedi.


Psikoloğumuzun bu konuda bir uyarısı var;


?Bu dizileri önleyemiyorsak hiç olmazsa sigara gibi silah da mozaiklensin.?


Araştırmacı, şiddet içeren, içerisinde cinayet sahneleri buluna dizilerin insanları olumsuz etkilediğini belirtiyor. Buna göre dizi izleyen bireyler, o dizinin içeriğinden doğrudan veya dolaylı şekilde etkileniyorlar. Şiddet içeren dizi izleyenler, şiddete meyilli olabiliyor. Peki, açık saçık sahnelerle dolu dizi izleyenler, onlardan nasıl etkileniyor? Adeta yarı giyinik
kamera karşısına geçen bayanlar, genç kızları nasıl etkiliyor? Ben, sayın psikologdan bu konuda da bir araştırma
yapmasını istiyorum.


Açık ve edebe aykırı giyinen dizi oyuncularından etkilenerek onlara benzer kıyafet taşıyan öğrencilerimi dolaylı olarak uyardığımda, bazılarından ?Hocam ne var bunda? Şimdi herkes böyle giyiniyor? cevabını almışımdır.


Araştırmacı Mehtap K. Yörük´ün tespitleri doğru: ?Şiddet içeren dizi izleyenler şiddete meyilli oluyor.? Öyleyse; açık kıyafetli kadınları seyredenler, açık kıyafetleri normalmiş sanarak onlar gibi giyinmeye özeniyorlar, diyebilir miyiz?


Evlilik programları kaldırıldı, onun yerini hafiyelik, kayıp bulma ve dargınları barıştırma proğramları aldı. Yaz aylarında bizim hanım çoğunlukla bunları seyretti. Ben de belli sürelerle ona eşlik ettim. Gördüğüm şudur ki, proğram sunucusu hiçbir bayanın, düzgün ve saygın bir kıyafetle kamera karşısına çıktığını görmedim. Hatta bunlara, haber sunanları da dahil edebilirsiniz. Onlardan bir tanesini iki gün süreyle gayet güzel bir elbise ile gördüğümde, ?Aaa! Ne kadar güzel giyinmiş. Acaba seyircilerden bir uyarı mı geldi de böyle giyiniyor?? diye düşünmüştüm. Yanılmışım. Çünkü sonraki günlerde sanki benim bu düşünceme inat, daha da vahim bir kıyafet giymişti. Henüz Seda Sayan´ın proğramına rastlamadım ama onun diğer sunuculardan aşağı kalacağını sanmıyorum.


Bir kere bunlarda kollar omuzdan itibaren açık olacak. Bu, kıyafetin ´olmazsa olmaz´ şartı. Gömleğin kolu 3-5 cm. uzamış(!) olsa da ´açıklık´ terk edilemez! Bu senenin modası, omuz penceresi. Bu kıyafetin moda dilinde adı nedir bilmiyorum. Ben öyle tanımlıyorum. Pencere, omuzdan itibaren kolun bir bölümüne kadar uzanıyor. Eteklerin kısalığından söz etmeye gerek yok. Artık bu durum, vak´a-yı âdiyeden sayılır oldu; kısalt kısaltabildiğin kadar!


Adı bizde saklı bir bayan sunucu, eğer kolları açık değilse, bu sefer ya göğüs dekoltesini yahut sırt dekoltesini tercih etmiştir. Kısacası, açıkta kalan bir bölgesi olacak!


?Sen sosyete dilini nereden öğrendin?? derseniz, yazın bu konuda biraz ders çalıştım!


Ben psikolog değilim, uzman da değilim. Sadece gözlemlerimi dile getirmeye çalıştım. Sayın psikologdan bir kere daha günümüz dizilerinin bu yöndeki etkilerini de incelemesini talep ediyorum. Ailelerin huzuru ve mutluluğu açısından faydası olur diye düşünüyorum.


Mutlu ve huzurlu bir hafta diliyorum.