İki büyük illet

‘Alkol ve kumar’dan söz ediyorum.
04 Nisan 2013 tarihinde açtığım ikinci sergimin konusu da alkol ve kumardı ve “İki Büyük İllet; Alkol ve Kumar” adını taşıyordu. Gerçekten alkol ve kumar, toplumun iki büyük belâsıdır. Bu yüzden nice hayatlar sönmüş, nice aileler dağılmıştır. Siz bakmayın birilerinin, “Biranın böbreklere faydası vardır” yahut “Arada iki tek atmanın bir zararı yoktur” demelerine! Dünya Sağlık Örgütü’nün Nisan 2021 verilerine göre, trafik kazalarının % 60’ı alkollü sürücülerin sebep olduğu kazalardır. Cinayetlerin % 85’i alkollü kişiler tarafından işlenmektedir. Bu oranların Türkiye’de daha yüksek olması muhtemeldir.
Ben bu yazımda alkol ve uyuşturucu üzerinde duracağım. 
Her gün gazetelerde bu konuda pek çok habere rastlıyoruz. 8 Ekim 2020 tarihli Samsun Gerçek Gazetesinin 4.sayfasında sadece bu konuya ait altı haberin bulunması, işin vahametini gösteriyor. Üstelik bu haberler, günlük Türkiye vakaları değil, sadece bir şehrin günlük alkol vakalarıdır. Bir de basına yansımayan ya da gazetenin ulaşamadığı ilçelerde ve ücra mahallelerde meydana gelenleri düşünürseniz, işin ciddiyeti daha iyi anlaşılacaktır.
*Bir tanıdığımın düzenlediği doğum gününe arkadaşı yorum yapmış:
“İyi rakı içiyorsa kutlarım.”
Lafa bak, beriye gel! İyi rakı içmiyorsa doğum gününü kutlamıyor demek.
İnsanların tercihleri içki içmeye endekslenmiş görünüyor. Vay halimize!
* * *
“Sahte içkide bilanço ağırlaşıyor” (Yeni Şafak, 18.12.2021)
“Ölü sayısı 42’ye çıktı. Yaklaşan yılbaşı öncesi Türkiye genelinde yaşanan sahte içki kaynaklı ölümler giderek tırmanıyor… 22’si İstanbul’da olmak üzere toplamda 42 kişi zehirlenerek hayatını kaybetti.”
“Su testisi su yolunda kırılır” sözü bu gibiler için mi söylenmiş acaba?
* * *
ABD’nin 16. Başkanı Abraham Lincoln, “içki zararsızdır, hatta faydası vardır” diyenlere veciz bir lâf etmiş: “Siz içkiyi savunabilirsiniz. Fakat içki asla sizi savunmaz!”
* * *
Şimdi de gülümseme ve düşünme zamanı. Samsun Duruşehir’de bir duvar yazısı:
“İçince başın dönüyor, sevgilin değil!” 
Bunu bir uyarı sayıyorum. Yani, “İçince sevgilinin sana döneceğini sanıyorsan aldanıyorsun. İçince sadece başın döner, sevgilin geri dönmez!” demek istiyor. Duvar yazısında bile bir mânâ var.
Peki dünya barolarının alkol konusundaki tutumu nedir? Şimdi “Banal” lâkaplı kişinin paylaşımına göz atalım:
a)Brüksel (Belçika Barosu): “Sokakta alkol serbest olmaz!”
b)Paris Barosu: “Gençleri alkolden korumak lâzım.”
c)New-York Barosu: “Parklarda, bahçelerde alkol olmaz.”
d)Oslo Barosu: “Alkol tüketimi, sağlık sisteminin harcamalarını yükseltiyor.”
Peki bizim baromuz ne diyor?
İstanbul Barosu: “Alkol genelgesinin iptali için dava açıyoruz.”
Karar sizin!
Allah (CC), Maide Suresi 90 ve 91.ayetlerde alkollü içecekleri yasaklamış. Alkolün, insan sağlığı için tehlikeli olduğunu ispat etmek için başka delile gerek var mı?
Kaza yapan ya da bir suç işleyen kişinin avukatı, “Alkollüydü, ne yaptığını bilmiyordu” diyerek müvekkilini savunmaya çalışıyor. Bununla ceza indirimi yapılması için mahkemeyi etkilemek istiyor herhalde. 
Şu andaki kanuni düzenlemeyi bilmiyorum. Ancak benim bir önerim var;
“Suç işleyen kişi alkollüyse, cezası % 40 oranında artırılmalıdır.”