Selim EROĞLU

Tarih: 24.04.2025 11:21

KOCAMAN'A CEMRE DÜŞTÜ

Facebook Twitter Linked-in

 Doğup büyüdüğüm, çocukluğumun geçtiği, her şeyim diyebileceğim, “Dördüncü Cemre”'nin en büyük ilham kaynağı, köyüm Kocaman Ortaokulu'nun müdürü Ali Bey aradı.
“Hocam sizi okulumuza davet ediyoruz. Öğrencilerimizle okur-yazar buluşması yapmak istiyoruz. Gelir misiniz” deyince çok sevindim, çok da mutlu oldum. Kocaman deyince akan sular durur. Elbette gelirim, benim için hayata köyüm Kocaman'dan yeniden merhaba demek çok anlamlı” deyiverdim.
Görüştüğümüzde Ramazan'dı. Bayram sonrası uygun olur, diye düşündük. 11 Nisan Cuma günü saat 11'de sözleştik. Önceden hazırlıklar yaptık. Okulun çalışkan müdürü, arkadaşım Ali Bey (Uçar) Dördüncü Cemre'yi temin ederek öğrencilere dağıtmış ve her birinin okumasını sağlamış. Bu arada Müdür Bey'e ve okur-yazar buluşmasına verdikleri destekten dolayı değerli meslektaşlarıma teşekkür ediyorum. 
Beni bilen bilir. Dakik olmak, olmazsa olmazımdır. Ben; öğrencinin atik, tetik ve dakik olanını severim. Muhatabımın da dakik olmasını isterim. Anlayacağınız tam zamanında okur-yazar buluşmamızı gerçekleştirdik.
Okulda 63 öğrenci ve 6 öğretmen varmış. Bir de anasınıfı bulunuyor. İlkokul öğrencileri burada okumuyor. Öğrenciler taşımalı, ilçe merkeze veya Bazlamaç'a gidiyor. Küçük çocukların taşımalı eğitime tabi tutulmaları bana pek mantıklı gelmedi. Ortada kocaman bir bina var. İlkokul öğrencilerine de cevap verebilecek kapasitede. Bu kararın yeniden gözden geçirilmesinde fayda var. Bizim zamanımızda iki okul bir aradaydı ve sayı da oldukça fazlaydı. Hiçbir sorun da çıkmıyordu.
Okul Müdürü Ali Bey açış konuşmasını yaptı. Etkinlik ve şahsım hakkında bilgi verdi. Kocamanlı olduğumu ve bu okulda sekiz yıl okuduğumu özellikle vurguladı ki motivasyon açısından oldukça etkili oldu. Sonra da sözü bana bıraktı.
Yıllar sonra, okuduğum okula hasbelkader bir yazar olarak dönmek benim için tarifi imkânsız bir duygu oldu. Kelimelerle, cümlelerle anlatamam. Son zamanlarda bu kadar heyecanlandığımı, bu kadar duygulandığımı hatırlamıyorum. Anlatılmaz, yaşanır.
Programın başında bir öğrencinin tüm okul adına çiçek taktim etmesi şahsımı ziyadesiyle  mesrur etti.
Yaklaşık bir saat sahnede kaldım. Çocukluğumdan, okul hayatımdan ve yazarlığımdan uzun uzun bahsettim. Öğrencilerin ekserisi “Dördüncü Cemre'yi okuyup gelmiş. Anlayacağınız derslerine iyi çalışmışlar. Onlara da bu sorumluluk şuurunu veren ve iyi hazırlayan öğretmen arkadaşlarımı hassaten tebrik ediyorum.
Konuşmamda öğrencilere özgüven aşılamaya çalıştım. İstedikten, çalıştıktan sonra elde edilemeyecek başarı yoktur, yeter ki iste, yeter ki azmet. Okumanın, çalışmanın, prensipli olmanın, imkanları değerlendirmenin, yazmanın öneminden bahsettim. Başarılı olmak isteyen insan bahane üretmez, çare üretir. Çaresiz değilsiniz, Çare sizsiniz.
Konuşmamın sonunda öğrenciler beni soru yağmuruna tuttular. Soru soranlara kitap ve dergi hediye ettim. Bu kadar soru sorulduğunu uzun zamandır hatırlamıyorum. Neredeyse soru sormayan öğrenci kalmadı. Öğrenciler çok meraklılar.  Bu merak onları başarıya götürür.
Bir öğrenci “ Bebiha kim Hocam, yazınızı okudum ama anlayamadım” diye bir soru sordu ki unutamam. Böyle bir soruyu lise öğrencileri bile sormadı. Kitaptaki bir yazıyı okumuş ve onun hakkında soru soruyor. Soruların yoğunluğu ,  kalitesi beni coşturdu ve ümitlendirdi. Böyle sorular soran çocuklara gerekli imkanı sağlamak bizim asli vazifemiz olmalı.
Öğretmen arkadaşları ve özellikle Okul Müdürü Ali Uçar'ı bir şans olarak görüyorum. Okul tüm personeli ve birimleriyle bütünleşmiş. Ali Bey; öğretmenlerle, personelle, velilerle ve öncelikle halkla kaynaşmış. Çevre faktörü olumlu manada devreye girmiş. Ali Bey'in halkın arasına girip onlarla bir bardak çay içmesi uzun zamandır özlenen tabloyu ortaya çıkarmış. Ali Bey, kısa zamanda bunu sağlamayı başarmış. Tebrik ediyorum.
Okulun ve öğrencilerin durumu, Kocaman'ın geleceği açısından beni umutlandırdı. Gelecekte  her birinin önemli başarılara imza atacağına inanıyorum. Yeter ki inansınlar.
Birkez daha başta Ali Bey'e, öğretmen arkadaşlarıma, öğrenci kardeşlerime ve tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —