Bugün, 21 Aralık 2024 Cumartesi

Zeki ORDU


SEYFİ GÜNAÇTI VE BOŞ İŞLER ÜZERİNE

SEYFİ GÜNAÇTI VE BOŞ İŞLER ÜZERİNE


 Değerli meslektaşım, kadim dostum, gazeteden köşe yazarı arkadaşım, eğitimci, idareci, araştırmacı ve bir kültür insanı olan Seyfi Günaçtı Beyefendinin “Boş İşler” yazısından dolayı böyle bir yazıyı kaleme alma lüzumu hissettim.
Seyfi Günaçtı, eğitimciliği ile birlikte çok değerli bir kültür insanıdır.  Emekli olana kadar görevini ciddiyetle yerine getirmiş, görevinin yanı sıra fazladan bazı faaliyetlerde bulunmuştur. “Bir eğitimci hayatın her safhasında nasıl olunur?” sorusuna lisan-ı hal ile cevap vermiş biridir. Halâ dahi gayrı resmi eğitimciliği devam etmektedir. 
Onun azminden çok şey öğrendiğimi itiraf etmeliyim.
Gelelim mevzuya…
Seyfi Günaçtı'nın Terme Bilgi Gazetesi'nin 28.11.2024 ve 5.11.2024 saylı nüshalarında “Boş İşler” başlıklı yazılarını “ibret” ile okudum.
Şaşırdım mı?
Ne mümkün!
Ben de çok kişi gibi “O kafayı” tanıyorum. Çünkü “O kafa” ülkenin muhtelif yerlerinde bütün zamanlarda mevcudiyetini artırarak sürdüren bir “Kafa yapısıdır” ki izahının yapılması çok zordur.
Ülkenin muhtelif yerlerinde bulunan emeklilere “Şimdi ne yapıyorsun?” sorusuna verilen cevap; “O kafa” sahipleri tarafından anlaşılması mümkün değil. Hele hele kültürel işlerle meşgul olmak onlar için tamamen malayani bir durumdur.
O kafaya sahiplerine göre her şeyin bir “aritmetik” değeri vardır. Soruları “Ne kazanıyorsun, kârın ne, bir şey elde edebiliyor musun, kazancı fazla mı vs…” Bu sorulara “Herhangi bir kazancım yok!” şeklinde cevap verirseniz “O kafa” bunu idrak edemez. Çünkü onlara göre üç kere üç hep dokuz eder.  “O kafa” sahiplerinin dört işleminde bölme ve çıkarma yoktur. Çünkü bölme ve çıkarma mevcut sayıyı azaltır. 
Onlara göre göre dört işlemde toplama ve çarpma işlemleri tercih edilir. Bu yolla kazançları daha fazla olur.
Bunlar; her şeyi menfaat ve konfor üzerine kurmuştur. Bencildir. Onların anlayamadığı şeyler zaten saçma sapan şeylerdir.  Okuma, yazma, öğrenme, bilme, öğretme tabiri caizse angarya türündendir. 
Seyfi Hocam yaptığı çalışmalardan bahsederken bence bu açıklamayı “O kafa” sahipleri için değil de onu anlayacaklar için yapmıştır. Her münevver gibi Seyfi Günaçtı da “O kafayı” tanır…
Bugün iki satır okumayanlar, devletin “e-devlet” denilen yerden açıklamaya çalıştığı “Soy kütüğü” sayfasına “O kafa” sahipleri herkesten önce bakmıştır. “Geçmişimde, işi tahvile dökmeme yarayacak biri var mı?” anlayışında olur çoğu. Ancak  Seyfi Günaçtı eski mektuplardan bile faydalanıp “Yamiçoğulları” adlı bir eseri vücuda getirmiştir. Her ne kadar kendi soyu ile olan bir çalışma da olsa en azından kendinden sonra gelecek akrabalarına “e-devlet”e ihtiyaç bırakmadan bir hazırlık yapmış olur.
Üzülme sen Seyfi Hocam! Biz seni anlıyoruz… Senin boş işlerin bile çok kişinin dolu sandığı işlerden daha değerlidir. Biz biliriz ki senin tarlana verimi artıran yağmurlar yağarken onların “Dolu işler” diye bildikleri tarlaya “dolu” yağıyor haberleri yok. 
Yazıyla bir alakası var mı bilmem ama kime ait olduğunu bilmediğim bir söz ile bitirmek istiyorum.
“Kişi kendinden bilir işi…”
Anlıyorsunuz değil mi “O kafa” sahipleri…