Bugün, 5 Kasım 2024 Salı

Yılmaz İMANLIK


YILMAZ İMANLIK'TAN YAĞMUR KOKUSU'NDA SIMSICAK HİKÂYELER M. NİHAT MALKOÇ - 1

Bu hafta M. Nihat Malkoç hocamın Yağmur Kokusu hikaye kitabımla ilgili yaptığı çok kıymetli bir değerlendirme yazısını paylaşmak istiyorum sizinle…”


 Yağmur Kokusu'ndan hayatın dokusuna dair edebî dokunuşlar.
 "Yağmur Kokusu" Ordulu kıymetli şair ve yazar Yılmaz İmanlık'ın kaleme aldığı 112 sayfalık bir hikâye kitabıdır.  Kitapta birbirinden güzel ve özgün 27 hikâye bulunmaktadır. Hikâyeler kısa hikâye türüne girecek cinsten metinler.  Her biri üçer beşer sayfalık tadımlık metinler. Onun için de okuyucuyu yormuyor ve sıkmıyor. 13,5 x 19,5 ebatlarındaki söz konusu kitap 2023 yılında Ateş Yayınları tarafından okuyucuyla buluşturulmuştur.
 Sıra dışı şiir ve metinleriyle dikkat çeken şair ve yazar Yılmaz İmanlık Bey, büyük bir nezaket örneği göstererek "Yağmur Kokusu" kitabını adresime kadar gönderdi. Bana da kitabı bir an evvel okumak ve değerlendirmek düşerdi. Ben de bu yazıyla onu yapmaya çalıştım.
 
Yılmaz İmanlık'ın "Yağmur Kokusu" kitabının arka sayfasında yer alan Tanıtım Bülteni'nde şu güzel şiirsel ifadeler açıyor gönlümüzün altından kapılarını: "Yağmur kokusu... Ah o yağmur kokusu! Dönüp bakmayın. Avuçlarınızı açıp sadece gökyüzüne bakın. Yağmur damlalarının saçlarınızla nazlı nazlı dans etmesini, yüzünüzü narin narin okşamasını dinleyin kalbinizle. Kafanızdan bütün dertleri silip atın.   Sadece o an'ı yaşayın. Sonra toprak kokusunu çekin içinize. Yeşeren filizlerle birlikte içinizdeki umut çiçeklerini de yeşertin. Yağmur Kokusu'nda yaşamın kalbinden hikâyeler sunuyoruz size  Bavulunuza aldığınız hikâyelerle uzun bir yolculuğa çıkacaksınız. Bu yolculukta bazen duygulanacak, bazen ağlayacak, bazen de insanların duyarsızlıkları karşısında sinirlerinize hakim olamayacaksınız. Yaslanın arkanıza...  Yağmur kokulu hikâyelerimizi okumaya başlayın ve ıslanın doyasıya."
Şahsıma imzalı olarak gönderilen kitaplar elime geçer geçmez onları okuma sırasına koyarım. Zira bana bir okur ve bir eleştirmen olarak değer veren ve bunu imzalı eseriyle ispatlayan yazarlara vefa borcum olduğunu düşünürüm. Bunu da gönderilen eseri en kısa zamanda okuyup değerlendirerek öderim. Fakat ak'a ak, karaya da kara derim. Okuduklarımı tarafsızca tenkit süzgecinden geçiririm. İşte bu yazıyla da bunu yapma gayreti içerisindeyim.